"Gaflet ve dalalet içinde"
Birleşik Kamu-İş Zonguldak İl Temsilcisi Metin Kahveci, "Bahçeli'nin grup toplantısında terörist başının gelsin mecliste konuşsun terör olayı bitsin sözü gaflettir, dalalettir." dedi.
Birleşik Kamu İş Görenleri Sendikası (Birleşik Kamu-İş) İl Temsilcisi Metin Kahveci, MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'nin terör örgütü PKK'nın Lideri Abdullah Öcalan'a yönelik çağrısına tepki gösterdi.
Kahveci, açıklamasında şu ifadelere yer verdi:
TERÖRİST BAŞI MEÇLİSE GELEMEZ! LANETLİYORUZ!
Ülkemizde yeni senaryolar ve yeni siyasi projelerin uygulanması için yeni zeminler arandığı görülmektedir. Türkiye siyasetinde görülmemiş olaylar , vicdanları yaralayan konuşmalar yapılmaktadır. Bahçeli'nin grup toplantısında terörist başının gelsin mecliste konuşsun terör olayı bitsin sözü gaflettir dalalettir. Ne demek terörist başı mecliste konuşsun? Eğer çok istiyorsa Bahçeli meclisin dışında istediği yerde hatta kendi toplantılarında konuştursun. Gazi meclis kirletilemez ve baş teröriste açılamaz. Bu konuşma emperyalizmin bu ülkede ne kadar egemen olduğunu en duyarlı görünen ve milliyetçilikte hiç kimseye söz hakkı vermeyen partileri bile çıkarları doğrultusuna getirdiğini bizzat görmekteyiz. Bu konuşma başta Türkiye sevdalılarını ve şehit ailelerini gazilerimizi derinden üzmüştür. DEM bile bu konuşmayı sürpriz olarak karşılamış, eğer muhalefet aynı konuşmayı yapsaydı sokağa çıkamazdı.Elbette Özgül Özelin Bahçelinin acıkmalarına karşı verdiği yanıtların bir kısmını kabul etmiyoruz. Bahçelinin açıklamalarına karşı ‘’el yükseltiyorum’’ söylemi de Bahçeli’yi siyasetçi olarak karşına alması hata olmakla beraber ikinci bir gaflettir. Bu ülkede el yükseltilecek bir sürü konu varken ve hatta el yükseltmeyi hiçbir il başkanına sormadan tanışmadan yapması akıllarda acaba yeni bir Kemal ile mi tanışıyoruz diye kamuoyu konuşmaya başladı. Bu ülkede el yükseltilecek bir çok konu ve olaylar vardır. Bu ülkeye cehalet egemen oluyor bunu yok etmek için el yükseltmesini dilerdik. Ülke orta çağa doğru kayıyor ,eğitimde yerlerdeyiz, işsizlik hat safhada ,yer altı ve yer üstü kaynakları yok ediliyor, geleceğimiz çalınıyor, Suriye ile bir türlü ilişki kuramıyoruz vb devasa sorunlara karşı el yükseltmek varken neden kirli oyunlara aracı oluyoruz diye soruyorum? Birileri darılacak diye ana ilkelerimizden ve anayasanın ilk dört maddesinden taviz veremeyiz. Ülkemizde siyaset çok kirli amacında çok uzaklaştı. Siyaset gaflet ve dalalet politikasına ve hatta intihar siyasetine dönüştü. Türkiye’de siyaset maalesef iki yüzlü, yozlaşmış, ahlak dışı, oportünist olmuştur .
Bu ülkede pkk uğruna 20binde fazla asker, polis, öğretmen ,kamu görevlisi ve halkla birlikte 50 bin den fazla şehit vardır. Bu şehitlerin manevi varlığı hatırası ne olacak. Onların aileleriyle hiç tanıştınız mı? Mademki bu kadar açık sözlüydünüz neden 50 bin fazla şehit verilmesini beklediniz? Mademki bu kadar cesaretliydinizse neden 1988 öncesi müzakere yapmadınız? Neden parti toplantılarına çağırıp konuşturmadınız? Bu sorulardan kurtulamazsınız. Bu ülkede kim Kürt sorunu var diyorsa anlayın ki ABD güdümlü büyük Kürtistanı savunuyordur. Kürt halkının ayrılma ve bölünme derdi yok ama PKK mandasının yerli iş birlikçilerin her zaman derdi vardır ve olacaktır. Hiçbir zaman 24 vilayetin ayrılmasından asla vaz geçemezler. Terörle müzakere edilmez taviz verilmez mücadele edilir. Bu ülkenin asil insanları gerek sağda gerek solda olup Atatürk’ün yolundan giderek kirli oyunlara asla izin vermeyeceklerdir. Ankara’daki terör olayını lanetliyor ulusumuzun başı sağ olsun diyoruz."