Almanya'da yaşayan iki çocuk babası 48 yaşındaki torna ustası Bilal Karaoğlu, yılın dört haftasını Zonguldak'ta geçirmek üzere Bahçelievler Mahallesi'ndeki bir apartmandan dubleks daire satın aldı. Karaoğlu, evinin terasının denize yakın olması sebebiyle hem martılardan hem de güneşten korunmak için açılır kapanır tente yaptırmak istedi.
İlk önce apartman yöneticisine danışan Karaoğlu, onay alınca açılır kapanır tente yaptırdı. Ancak bir komşusu durumdan rahatsız olup durumu Zonguldak Belediyesi'ne şikayet etti. Bu sırada Almanya'da olan Karaoğlu'na ulaşan ekipler, tentenin sökülmesini istedi. Bir yakınından yardım isteyerek tenteyi söktüren Bilal Karaoğlu, ertesi yıl tekrar geldiğinde tenteyi yeniden taktırdı.
İsmini bilmediği ve tanımadığı komşusu tarafından bu kez de CİMER'e şikayet edilen Karaoğlu, yaşadıkları karşısında pankart yaptırmaya karar verdi. Karaoğlu, terasa komşularının da görebileceği şekilde "Ey beni CİMER'e şikayet eden komşum. Seni terasıma kahve içmeye bekliyorum. Bu davetim bunun haricinde tüm komşularıma da geçerlidir" yazılı pankartı astı.
"Tüm komşularımı davet ettim"
Süreci gazetecilere anlatan Bilal Karaoğlu, "Bilmediğim bir komşum terasıma taktırdığım tente yüzünden beni CİMER üzerinden şikayet etmiş. Rahatsızlık vermişim, şikayeti imara aykırı davrandığım ve onun görüntüsünü kapattığım için yapmış. Ben de böyle bir pankart yaptırdım. Tüm komşularımı bu terasımda tentemin altında kahve içmeye, hatır gönül kalmasın diye davet etmek istedim. Bunu tüm komşularıma da geçerli olarak astım" dedi.
"Bir kahvenin kırk yıl hatırı varmış"
Büyüklerinin 'Ev alma, komşu al' sözünü hatırlatan Karaoğlu, "Komşularımızla daima iyi geçinmek isteyen insanlarız. Komşularım bana gelip deseydi ki 'Kardeş, bunu yaptırdın ama şu durumlar benim hoşuma gitmiyor. Nasıl çözebiliriz?' Bana bir adım gelene ben on adım atardım. Ama maalesef böyle bir şey olmadı. Hepsi değil belki ama kimsenin hakkına da girmek istemiyorum. Bu semtte komşuluk unutulmuş. Aynı binaya girip çıkıyorsun, selam veren yok. Selam veriyorsun, yabancı gibi hissediyorsun. Bunları sezinlediğim için bir kahvenin kırk yıl hatırı varmış, tüm komşularımı kahve içmeye davet ettim" ifadelerine yer verdi.
"Komşularım hakkını helal etsin"
Tenteyi yaptırmadan önce apartman yöneticisine başvurduğunu aktaran Karaoğlu, "Yöneticim bana demişti ki 'Senin kullanım alanın, senin terasın. Kapatmadıktan sonra yapabilirsin.' Martılardan ve güneşten korunmak amacıyla bu tenteyi yaptırdım. Maalesef bu tenteyi söktürdüler. Sonra yeniden taktırdık. İki kez şikayet oldu. Ben de artık pankart ile kimin hakkına girdiysem özür dileyerek haklarını bana helal etmelerini istiyorum. Komşuluklarımızın güzel geçmesini istiyoruz. Senenin dört haftası burada kalıyoruz. Bu süreçte komşularımla iyi geçinemezsem bu benim kendi suçum" diye ifade etti.
İlk önce apartman yöneticisine danışan Karaoğlu, onay alınca açılır kapanır tente yaptırdı. Ancak bir komşusu durumdan rahatsız olup durumu Zonguldak Belediyesi'ne şikayet etti. Bu sırada Almanya'da olan Karaoğlu'na ulaşan ekipler, tentenin sökülmesini istedi. Bir yakınından yardım isteyerek tenteyi söktüren Bilal Karaoğlu, ertesi yıl tekrar geldiğinde tenteyi yeniden taktırdı.
İsmini bilmediği ve tanımadığı komşusu tarafından bu kez de CİMER'e şikayet edilen Karaoğlu, yaşadıkları karşısında pankart yaptırmaya karar verdi. Karaoğlu, terasa komşularının da görebileceği şekilde "Ey beni CİMER'e şikayet eden komşum. Seni terasıma kahve içmeye bekliyorum. Bu davetim bunun haricinde tüm komşularıma da geçerlidir" yazılı pankartı astı.
"Tüm komşularımı davet ettim"
Süreci gazetecilere anlatan Bilal Karaoğlu, "Bilmediğim bir komşum terasıma taktırdığım tente yüzünden beni CİMER üzerinden şikayet etmiş. Rahatsızlık vermişim, şikayeti imara aykırı davrandığım ve onun görüntüsünü kapattığım için yapmış. Ben de böyle bir pankart yaptırdım. Tüm komşularımı bu terasımda tentemin altında kahve içmeye, hatır gönül kalmasın diye davet etmek istedim. Bunu tüm komşularıma da geçerli olarak astım" dedi.
"Bir kahvenin kırk yıl hatırı varmış"
Büyüklerinin 'Ev alma, komşu al' sözünü hatırlatan Karaoğlu, "Komşularımızla daima iyi geçinmek isteyen insanlarız. Komşularım bana gelip deseydi ki 'Kardeş, bunu yaptırdın ama şu durumlar benim hoşuma gitmiyor. Nasıl çözebiliriz?' Bana bir adım gelene ben on adım atardım. Ama maalesef böyle bir şey olmadı. Hepsi değil belki ama kimsenin hakkına da girmek istemiyorum. Bu semtte komşuluk unutulmuş. Aynı binaya girip çıkıyorsun, selam veren yok. Selam veriyorsun, yabancı gibi hissediyorsun. Bunları sezinlediğim için bir kahvenin kırk yıl hatırı varmış, tüm komşularımı kahve içmeye davet ettim" ifadelerine yer verdi.
"Komşularım hakkını helal etsin"
Tenteyi yaptırmadan önce apartman yöneticisine başvurduğunu aktaran Karaoğlu, "Yöneticim bana demişti ki 'Senin kullanım alanın, senin terasın. Kapatmadıktan sonra yapabilirsin.' Martılardan ve güneşten korunmak amacıyla bu tenteyi yaptırdım. Maalesef bu tenteyi söktürdüler. Sonra yeniden taktırdık. İki kez şikayet oldu. Ben de artık pankart ile kimin hakkına girdiysem özür dileyerek haklarını bana helal etmelerini istiyorum. Komşuluklarımızın güzel geçmesini istiyoruz. Senenin dört haftası burada kalıyoruz. Bu süreçte komşularımla iyi geçinemezsem bu benim kendi suçum" diye ifade etti.
