Gazipaşa Caddesi'ne doğru yürüyen protestocu grup, Mehmetçik Anıtı önünde ortak basın açıklaması yaptı.Grup adına basın açıklamasını Filistin İçin Kıyam Hareketi Platformu Sözcüsü Ensar Yılmaz yaptı. Yılmaz, açıklamasında şunları söyledi: “Kıymetli Müslümanlar!
Bizler bugün buraya Gazze’de katliam var demek için çıkmadık. Yaşanan soykırımı insanlara duyurmak için çıkmadık. Zira 8 aydır yaşananları duymayan, görmeyen, bilmeyen kalmadı. Vahşice katledilen bebeklerin, kadınların , çocukların ve beli bükülmüş ihtiyarların feryatlarını ve çaresizliklerini bırakın insanları, dağlar, taşlar, ağaçlar, masum hayvanlar ve gökteki yıldızlar bile duydu ve gördü.Yine bizler bugün buraya işgalci Siyonist İsraili lanetlemek ve onları kınamak için de çıkmadık.
Zira onları Allah Subhanehu ve Teâlâ Kuranı keriminde lanetledi. Kendilerine gönderilen peygamberlerinin diliyle lanetlendiler. Onların sözlerine ve anlaşmalarına güvenilmeyeceğini, sürekli ihanet içinde olduklarını, her fırsatta müminlere düşmanlık yapacaklarını Allah ve Rasulü zaten bizlere bildirmişti.Evet bizler bunların hiçbirisi için çıkmadık. Bizler bugün gökleri ve yerleri titreten bu katliamlarda, kalpleri titremeyen, bir türlü harekete geçmeyen, gereğini yapmak yerine hamaset yapan, beylik sözlerle hala günü kurtarmaya çalışan yöneticilere, güç ve otorite sahiplerine seslenmek, onları muhasebe etmek için toplandık.Yeter artık sözlerden bıktık, kınamalarınızdan bıktık, hiçbir işe yaramayan hamasi söylemlerden bıktık demek için toplandık.
Evet bizler artık reel konjonktür yalanlarından, hiçbir işe yaramayan işbirliği toplantılarınızdan ve sözde diplomatik adımlarınızdan bıktık.
Aylarca Gazze’de soykırım sürerken sadece izlediniz. Somut hiçbir adım atamadınız. Bebekler bombalar altında can verirken, bu gözü dönmüş katiller sürüsüne karşı bir tek uçak, iha siha havalandıramadınız. Sonra açlıktan ölümler başladı ama sizler İsrail izin vermediği için en temel gıda maddelerini dahi sokamadınız. Tüm bunlar sürerken birde utanmadan ticari ilişkilerinizi sürdürdünüz. Neredeyse 7 ay sonra, oluşan büyük kamuoyu baskısından dolayı ticari kısıtlamalara gidebildiniz. Haması ateşkese ikna etme ve silah bıraktırma çabalarınızla, işgalci İsraille yeniden masaya oturtma çabalarınızla övündünüz.
Şimdi ise refahta çadılarda yaşamak zorunda kalan kardeşlerimiz yakılarak katlediliyor ve sizler yine seyrediyor ve sadece kınıyorsunuz.Ama ordulara sahip olanlar kınamaz. Tanklara, uçaklara, siha’lara, füzelere sahip olanlar kınamaz.
Onlar gereğini yaparlar. Zulmedenlerin kanlı ellerini kuruturlar.
Müslümanlardan oluşan saf saf orduları yürütürler.
Yeter artık kınamayı bırakın, boş lafları bırakın, harekete geçin ve gereğini yapın.
İşgalci, katil İsraile verilecek tek cevap budur. Tek hakikat ordulara karşı ordularla karşılık vermektir. İslam ümmeti adına mescidi aksa’nın koruyuculuğunu yapanların imdadına seriyyeler halinde koşmaktır.Artık Müslümanların tek talebi budur. Tüm dünyada Meydanlardan yükselen tek çağrı budur.
Ve tüm Müslümanlar hep bir ağızdan şu nida ile feryat etmektedir: 'Ordular Gazze’ye, Ordular Gazze’ye."Protestocu grup basın açıklamasının ardından oturma eylemi gerçekleştirerek, şair Abdurrahim Karakoç'un "Bir sabah gelecek kardan aydınlık" şiirini hep bir ağızdan söylediler.Haber: Cevat Baran ÇAYDAŞ
Bizler bugün buraya Gazze’de katliam var demek için çıkmadık. Yaşanan soykırımı insanlara duyurmak için çıkmadık. Zira 8 aydır yaşananları duymayan, görmeyen, bilmeyen kalmadı. Vahşice katledilen bebeklerin, kadınların , çocukların ve beli bükülmüş ihtiyarların feryatlarını ve çaresizliklerini bırakın insanları, dağlar, taşlar, ağaçlar, masum hayvanlar ve gökteki yıldızlar bile duydu ve gördü.Yine bizler bugün buraya işgalci Siyonist İsraili lanetlemek ve onları kınamak için de çıkmadık.
Zira onları Allah Subhanehu ve Teâlâ Kuranı keriminde lanetledi. Kendilerine gönderilen peygamberlerinin diliyle lanetlendiler. Onların sözlerine ve anlaşmalarına güvenilmeyeceğini, sürekli ihanet içinde olduklarını, her fırsatta müminlere düşmanlık yapacaklarını Allah ve Rasulü zaten bizlere bildirmişti.Evet bizler bunların hiçbirisi için çıkmadık. Bizler bugün gökleri ve yerleri titreten bu katliamlarda, kalpleri titremeyen, bir türlü harekete geçmeyen, gereğini yapmak yerine hamaset yapan, beylik sözlerle hala günü kurtarmaya çalışan yöneticilere, güç ve otorite sahiplerine seslenmek, onları muhasebe etmek için toplandık.Yeter artık sözlerden bıktık, kınamalarınızdan bıktık, hiçbir işe yaramayan hamasi söylemlerden bıktık demek için toplandık.
Evet bizler artık reel konjonktür yalanlarından, hiçbir işe yaramayan işbirliği toplantılarınızdan ve sözde diplomatik adımlarınızdan bıktık.
Aylarca Gazze’de soykırım sürerken sadece izlediniz. Somut hiçbir adım atamadınız. Bebekler bombalar altında can verirken, bu gözü dönmüş katiller sürüsüne karşı bir tek uçak, iha siha havalandıramadınız. Sonra açlıktan ölümler başladı ama sizler İsrail izin vermediği için en temel gıda maddelerini dahi sokamadınız. Tüm bunlar sürerken birde utanmadan ticari ilişkilerinizi sürdürdünüz. Neredeyse 7 ay sonra, oluşan büyük kamuoyu baskısından dolayı ticari kısıtlamalara gidebildiniz. Haması ateşkese ikna etme ve silah bıraktırma çabalarınızla, işgalci İsraille yeniden masaya oturtma çabalarınızla övündünüz.
Şimdi ise refahta çadılarda yaşamak zorunda kalan kardeşlerimiz yakılarak katlediliyor ve sizler yine seyrediyor ve sadece kınıyorsunuz.Ama ordulara sahip olanlar kınamaz. Tanklara, uçaklara, siha’lara, füzelere sahip olanlar kınamaz.
Onlar gereğini yaparlar. Zulmedenlerin kanlı ellerini kuruturlar.
Müslümanlardan oluşan saf saf orduları yürütürler.
Yeter artık kınamayı bırakın, boş lafları bırakın, harekete geçin ve gereğini yapın.
İşgalci, katil İsraile verilecek tek cevap budur. Tek hakikat ordulara karşı ordularla karşılık vermektir. İslam ümmeti adına mescidi aksa’nın koruyuculuğunu yapanların imdadına seriyyeler halinde koşmaktır.Artık Müslümanların tek talebi budur. Tüm dünyada Meydanlardan yükselen tek çağrı budur.
Ve tüm Müslümanlar hep bir ağızdan şu nida ile feryat etmektedir: 'Ordular Gazze’ye, Ordular Gazze’ye."Protestocu grup basın açıklamasının ardından oturma eylemi gerçekleştirerek, şair Abdurrahim Karakoç'un "Bir sabah gelecek kardan aydınlık" şiirini hep bir ağızdan söylediler.Haber: Cevat Baran ÇAYDAŞ