İşte o yazı;"Dayakçı müdür , belediye başkanını adım adım takip ediyor.Zonguldak Belediyesi'ne, Almanya'dan gelip, Ömer Selim Alan'ın özel kalem müdürü olan Buğra Özçelik, geçtiğimiz günlerde Zonguldak Belediyesi‘nde çalışan bir işçiyi dövdüğü ortaya çıkmıştı.
İşçinin anlatımı ile kendisini kamerasız bir odaya çekip dövmüştü. Sonra işten atılmasına yönelik tehdit etmişti.Bu iddiadan sonra Zonguldak Belediye Başkanı ve Belediye başkanına yakın olan bazı gazeteler, bunun "Rize grubunun komplosu " olduğunu söylemişlerdi.
Bu konuda adliye makamlarının da hiç bir işlem yapmaması ve kamaraların kontrol edilmemesi ile konu sanki kapanmış sayıldı. Oysa işçinin yalan söylemesi imkansızdı. Zira bu işçinin bunu gerçeklik esasına göre tane tane ve eksiksiz anlatması gösterdi ki ; bu olay gerçekten yaşanmıştı. Herhalde yaşanmamış bir olayı bu şekilde anlatması için işçinin Haldun Dormen tiyatrosunda oynayan profesyonel tiyatro oyuncusu olması gerekiyordu.
Yani Ömer Selim Alan bir kez daha insanların gözünün içine baka baka aklıyla dalga geçti.Amma velakin ; biz normal zekada olan insanlarız. Yaşımız ve aklımız neyin ne olduğunu anlayacak şekildedir.
Bu bir suçtur ve işçinin işi kaybetme korkusu ile şikayetçi olmaması, kamu davası açılmamasına neden değildir.Bu olay eğer sesiz sedasız kapanırsa ; o zaman her bir amirin kamera olmayan yerde, emrinde çalışanlara şiddet uygulayabileceği anlamına gelir ki;
maazallah..
Kısacası bu olayın üstü örtülemez !"Hayati Yılmaz ile
Zonguldak Tarih
İşçinin anlatımı ile kendisini kamerasız bir odaya çekip dövmüştü. Sonra işten atılmasına yönelik tehdit etmişti.Bu iddiadan sonra Zonguldak Belediye Başkanı ve Belediye başkanına yakın olan bazı gazeteler, bunun "Rize grubunun komplosu " olduğunu söylemişlerdi.
Bu konuda adliye makamlarının da hiç bir işlem yapmaması ve kamaraların kontrol edilmemesi ile konu sanki kapanmış sayıldı. Oysa işçinin yalan söylemesi imkansızdı. Zira bu işçinin bunu gerçeklik esasına göre tane tane ve eksiksiz anlatması gösterdi ki ; bu olay gerçekten yaşanmıştı. Herhalde yaşanmamış bir olayı bu şekilde anlatması için işçinin Haldun Dormen tiyatrosunda oynayan profesyonel tiyatro oyuncusu olması gerekiyordu.
Yani Ömer Selim Alan bir kez daha insanların gözünün içine baka baka aklıyla dalga geçti.Amma velakin ; biz normal zekada olan insanlarız. Yaşımız ve aklımız neyin ne olduğunu anlayacak şekildedir.
Bu bir suçtur ve işçinin işi kaybetme korkusu ile şikayetçi olmaması, kamu davası açılmamasına neden değildir.Bu olay eğer sesiz sedasız kapanırsa ; o zaman her bir amirin kamera olmayan yerde, emrinde çalışanlara şiddet uygulayabileceği anlamına gelir ki;
maazallah..
Kısacası bu olayın üstü örtülemez !"Hayati Yılmaz ile
Zonguldak Tarih

Askerde komutanların habercileri olurdu
kimsenin yaptığı kimsenin yanına kalmaz
Çok havalı sanki Zonguldak'ın sahibi benim der gibi. 2024 Mart seçimine çok az kaldı
Çorbaya sinek düştü.midesi olan buyursun afiyet olsun.bu haber doğru veya yanlış çorbaya sinek düştü beyler.kim yer kim yemez ortaya çıkar.
Almanya'dan mı gelmiş yahu bu kadar ucuz bir araştırmacı işte adam Almanya ya özel Kalem müdürüyken davet üzerine gitti laa ne cahil gazetecisin sen ya.,. arkasında geziyor derken tabiki gezecek ismi üzerinde özel Kalem müdürü bu adam başkana yakın olması kadar doğal ne olabilir
Adama denk gelmemiş zonguldakta . Denk gelir tumba ederler.gerçi bu şahısın kdv dahil 9.5 tl ederi var mıdır? Zanetmem...