EMEP Zonguldak İl Başkanı Ateş Türeli, açıklamasında şu ifadelere yer verdi:"4 Aralık Dünyada Madenciler Günü olarak kutlama, ülkemizde ise anma günü.Soma’da 301 maden işçisinin yaşamını yitirdiği maden ‘katliam’ından sonra bile, madenlerde ölümler durmadı. Ermenek’te 18 maden işçisi çamurun içinde boğularak can verdiler. Amasra’da kömür madeninde 43 işçi göz göre göre yaşamını yitirdi. Erzincan İliç Çöpler altın madeninde 9 işçi toprak altında can verdi yine de ölümleri durdurmak için önlemler alınmadı.
AKP temsilcileri madencilerin 'cefakarlığı' üzerine nutuklar atarken madenciler ölüyor. İSİG Meclisi verilerine göre son 20 yılda 2050’den fazla madenci, yaşanan iş cinayetlerinde hayatını kaybetti. İşçilerin canı patronların kâr hesaplarına kurban edildi.Önlem yok, denetim yok, işçi sağlığını ve güvenliğini sağlayacak mekanizmalar da yok ediliyor. İş Sağlığı ve Güvenliği Kanunu değiştirilerek; işçiler, şirketlerin insafına terk edildi. Alınması gereken en küçük önlem bile maliyet hasabıyla alınmaz hale geldi.Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı önlem ve denetimi değil; yaşanan iş cinayetlerini izliyor.Ne kader ne de fıtrat. Yaşanan ölümlerin her biri cinayettir. Başta madenciler olmak üzere işçilerin canına kasteden bu sermaye düzenini değiştirecek tek şey, işçi sınıfının ülke çapında adım adım büyüyecek örgütlülüğü ve mücadelesidir."
AKP temsilcileri madencilerin 'cefakarlığı' üzerine nutuklar atarken madenciler ölüyor. İSİG Meclisi verilerine göre son 20 yılda 2050’den fazla madenci, yaşanan iş cinayetlerinde hayatını kaybetti. İşçilerin canı patronların kâr hesaplarına kurban edildi.Önlem yok, denetim yok, işçi sağlığını ve güvenliğini sağlayacak mekanizmalar da yok ediliyor. İş Sağlığı ve Güvenliği Kanunu değiştirilerek; işçiler, şirketlerin insafına terk edildi. Alınması gereken en küçük önlem bile maliyet hasabıyla alınmaz hale geldi.Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı önlem ve denetimi değil; yaşanan iş cinayetlerini izliyor.Ne kader ne de fıtrat. Yaşanan ölümlerin her biri cinayettir. Başta madenciler olmak üzere işçilerin canına kasteden bu sermaye düzenini değiştirecek tek şey, işçi sınıfının ülke çapında adım adım büyüyecek örgütlülüğü ve mücadelesidir."