ortaklar görmeye gelmişlerdi beni
ahırda yatıyordum geviş getirerek
göbeklisi kaldırdı sarsarak
kalçalarıma, sırtıma bakıp sevindi
beklediği eti verecektim belli
boynuzlarıma bakıyordu çelimsizi
kırık olup olmadığını yokluyordu
kulaklarıma baktı saçı dökülmüşü
gözlerini kısarak bakıyordu öbürü
gözleri iyi görmüyordu tabi
ön dişleri tamamen dökülmüşü
dişlerimi inceliyordu iyice
karar verildi kurbanlığıma
el tutuştular, anlaştılar, gittiler
ve bayram günü
çıkardılar beni ortaya
başı takkeli çocuklar yüksek sesle
tekrar tekrar tekbir getirdiler
asılıydı çengellerde arkadaşlarım
yerde kan derecikleri akıyordu
dilini ısırmış öküz arkadaş kafaları
donmuş gözlerde anlamsız bakışlar
bilenmiş bıçaklar pırıl pırıldı
kovboy duruşlu çizmeli adam
çevremde dolanıyordu
ortaklar göründüler peş peşe
göbekli, dişsiz, görmeyen, halsiz
çevre eğlence yeri gibiydi
pilavlar, kavurmalar, ayranlar
anonslar gırla gidiyordu
kadın erkek, çoluk çocuk
gerçekten bayram yeri
ağlamak mı, gülmek mi
bütün gözler bendeydi
benim gözüm bilenmiş bıçaktaydı
o bıçak biraz sonra işimi bitirecekti
o küçük kızla göz göze gelince
yutkundum bir ara
üzülecekti belli ki gidişime
ama anlatmışlardır bu işi
benim o kutsal kesilişimi
derken yerde buldum kendimi
boynumun altında bir sızı
debeleniş ve nefessiz kalış
fark ettim ruhumun olduğunu
ölemedim, izledim her şeyi
dışına çıktım bedenimin
derimi soydular, içimi oydular
etlerimi ayrı, kemiklerimi ayrı
poşetlere koydular
işkembemi boşalttı bir yaşlı
kellemi kaptı bir başkası
deri kavgası olmadı
yurt yararına tuzlandı deri
her parçam değerlendirildi
övünmek gibi olmasın
dana, öküz olarak dolaşırdık
şimdi kurban etiyim bugüne bugün
yedi ayrı eve girdim heyecanla
her evde ayrı hikâye
kimi ciğerimi doğradı hemen
kimi kavurma yaptı etimi
dinlendirmeye bıraktı bazısı
kıyma yapılmalıydım sabahleyin
dağıtım başladı bazı evlerde
yoksul aramaya başladılar
kurban kesmeyen azdı burada
poşet poşet dağıldım evlere
şimdi dondurucuda son parçam
göbekli amcanın kurbanıyım
yalvarırım size
sahibime iyi bakın
ha düştü ha düşecek
